HaberlerUluslararası Şeffaflık Derneği'nin 2014 Yılı AB İlerleme Raporuna İlişkin Değerlendirmesi

Uluslararası Şeffaflık Derneği’nin 2014 Yılı AB İlerleme Raporuna İlişkin Değerlendirmesi

“2014 İlerleme Raporu Uluslararası Şeffaflık Derneği’nin Bugüne Kadar Vurguladığı Problemli Noktalara Dikkat Çekiyor”

Avrupa Komisyonu tarafından İlerleme Raporu, genel olarak ılımlı bir dille yazılmış olsa da son dönemlerde yaşanan gelişmelere dikkat çekerek bazı çekincelere vurgu yapıyor.

Uluslararası Şeffaflık Derneği olarak biz de raporun çalışma alanlarımız olan şeffaflık ve yolsuzluk konuları kapsamında değindiği noktaların kısa bir özetini çıkardık. Rapor şeffaflık ve yolsuzlukla mücadele konularına, Kopenhag Kriterleri′ne uyum başlığı adi altında Siyasi Kriterler bölümünde ve AB′nin geçtiğimiz yıllarda müzakere sürecinin kalbi olarak tanımladığı başlıklardan biri olan 23 numaralı Adalet ve Temel Haklar başlığında değiniyor.

 

Raporda yapılan uyarılara bakarak, Uluslararası Şeffaflık Derneği olarak cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde yürüttüğümüz ve şeffaf bir seçim süreci adına adaylardan talep etmiş olduğumuz; mal varlıklarının, kampanya finansmanlarının ve bahisçilerin kamuoyuna açıklanması talebimizin oldukça haklı olduğu görünüyor. Raporda 2014 Ağustos ayında düzenlenen seçimler hakkında AGIT ve Avrupa Konseyi′nin çalışmalarına atıfta bulunarak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kampanya finansmanının yeteri kadar şeffaf ve hesap verebilir olmadığına dikkat çekiliyor. Ayrıca raporda yine cumhurbaşkanlığı seçimleri üzerinden; seçimler sırasında Başbakan’ın pozisyonunu kullanarak edindiği avantajlara değinilmiş ve kamu kaynaklarının kullanılması ile ilgili kaygılardan bahsedilmiş bulunmaktadır.

 

Bunun yanında rapor 17 ve 25 Aralık tarihlerinde gerçeklesen yolsuzluk operasyonunun ardından istifa eden Milletvekili ve Bakanlara yer veriyor. Yolsuzluk operasyonuna karşılık olarak polis ve yargı teşkilatında operasyonla ilgilenen yetkililerin görev yerlerinin değiştirilmesi ile HSYK ve internet yasalarının herhangi bir tartışma olmadan değiştirilmesi yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı ve etkinliği konusunda endişe yarattığı ifade ediliyor. Ayrıca siyasilerin ve üst düzey bürokratların geniş dokunulmazlıklarının yolsuzlukla mücadelede engel oluşturduğundan bahsediliyor.

Raporda Etik Konseyi, kararlarını uygulatma yönünde yetkisinin bulunmaması ve askeri ve akademik personel için etik kurallarının bulunmamasıyla eleştiriliyor. Bunun yanında siyasilerin ve bürokratların varlıklarının kamuya beyanı konusunda kontrolün yetersizliğine ve yasadaki açıklara dikkat çekiliyor. Uluslararası Şeffaflık Derneği olarak bu noktadaki eksikliklerin uzunca bir süredir farkındayız. 30 Mart Yerel Seçimlerinden bu yana siyasetçilerin ve üst düzey kamu görevlilerinin mal varlıklarını kamuoyuna açıklamaları için #Temiz Siyaset başlığıyla change.org üzerinden sürdürdüğümüz kampanyamız 25binin üzerinde imzacıya ulaştı, taleplerimiz iletildi. Avrupa Komisyonu da raporda bu konuda Türkiye′nin taraf olduğu Birleşmiş Milletler Yolsuzlukla Mücadele Sözleşmesi’nin 20. Maddesinin gereği olarak yasadışı zenginleşmeyi suç haline getirmesinin gündeme alınması öneriyor.

 

Uzun bir süredir dile getirdiğimiz, 2010-2014 Yolsuzlukla Mücadelenin Güçlendirilmesi Stratejisi kapsamında kurulan çalışma gruplarının raporlarının kamuya açıklamamasının ve sivil toplumun Strateji kapsamındaki çalışmalara katılımını sağlanmaması Rapor’da dikkat çekilen önemli konular arasında. Ayrıca çalışma gruplarının yaptığı önerilerin bir kısminin uygulanmaması da Rapor’un dikkat çektiği noktalardan biri. AB İlerleme Raporu, yolsuzlukla mücadelede Başbakanlık Teftiş Kurulu′nun bağımsız olmaması ve kurumsal kapasitesinin belirsiz olduğundan bahsederken Kurul’un sadece koordinasyon rolünün bulunmasına atıfta bulunuyor. Bununla birlikte Rapor’da Türkiye′nin özellikle siyasi etik ve siyasetin finansmanı alanında Avrupa Konseyi′nin Yolsuzluğa Karsı Devletler Grubu′nun (GRECO) önerilerini cevapsız bıraktığı belirtiliyor.

Uluslararası Şeffaflık Derneği olarak yolsuzlukların önlenmesi; dürüst, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim alayişini esas alan siyaset ve kamu yönetimi için çalışmalarımıza devam ederken, Avrupa Komisyonunun raporda yapmış olduğu uyarıların dikkate alınarak gerekli düzenlemeler için bir an önce harekete geçilmesini umuyoruz.

Raporun tamamına ulaşmak için: http://www.ab.gov.tr/files/000etkinlikler/20141008_turkey_progress_report_en.pdf